GAP TURU 3 GECE 4 GÜN
Mevcut Seçenekler:
Sizi muhteşem bir tarih ve lezzet yolculuğuna çıkaracak olan GapTurumuzda son derece güzel vakit geçireceksiniz. Turumuz bittikten sonra bir rüyadan uyanmış gibi hissedebilir, tekrar kayıt yaptırmak için bizimle iletişime geçmek isteyebilirsiniz. Siz değerli konuklarımızı ağırlamaktan her zaman mutluluk duyarız istediğiniz zaman bizimle iletişime geçebilir, güler yüzlü hizmetimizden faydalanabilirsiniz.
Daha fazla sözü uzatmadan gelin, hep birlikte bu büyülü yolculuğun detaylarını inceleyelim;
1.Gün
Gaziantep’e
varış. Sabah kahvaltısı sonrasında Gaziantep kalesini panaromik görerek
Zincirli Bedesten, Bakırcılar Çarşısı gezisi. 600 yıllık geçmişe sahip Tahmis
Kahvesinde kahve molası. Yöresel Katmer tatlısının yapılışını izleyerek tadına baktıktan
sonra dünyanın en ikinci en büyük mozaik müzesi olan ve ‘ Çingene Kızı’
mozaiğine evsahipliği yapan Zeugma Mozaik Müzesini ziyaret ediyoruz. Ardından Halfeti
yolculuğumuz başlıyor. MÖ.855 yılında Asur kralı III. Salmanassar tarafından
kurulan şehirde yer alan , Hz. İsa’nın havarisi Yohanna’nın İncil nüshalarını
yazdığı ,dağın içine oyulmuş Rum Kaleyi , Birecik Baraj gölü altında kalan
batık şehiri görmek için bize özel tekne turumuza başlıyoruz.
Tekne
turumuz sonrasında ve Şanlıurfa
yolculuğumuza başlıyoruz. Otele girişimiz ardından yaklaşık 500 yıllık bir
geleneğin devamı olan Sıra Gecesine katılıyoruz.
2.Gün
Sabah
kahvaltısı ardından insanlık tarihini değiştiren , gizemi halen çözülemeyen
Göbeklitepe ziyaretimiz başlıyoruz. Ardından efsanesi ve tüm ihtişamı ile
Balıklı Göl ( Halilür Rahman Gölü) ve Ayn Zeliha Göl’ünü keşfediyoruz. Tüm
dinlerce kabul gören ve peygamberlerin babası kabul edilen Hazreti İbrahim’in
doğduğu mağarayı ve camiisini ziyaret ediyoruz.
Şanlıurfa’nın
vazgeçilmez lezzeti İsot’u,İsot Reçelini ve diğer baharatları tanıyıp alışveriş
yapmak üzere revaklı çarşıya geçiyoruz.İsteyen misafirlerimizle tarihi Gümrük
Han’da Menengiç Kahvesi tadıyoruz.
Hz.
Eyüp’ün sabır makamını ziyaret ediyoruz.
3.Gün
Kahvaltı
sonrasında, Mardin , Midyat yolculuğumuz başlıyor. Midyat’ta , dinlerin ve
dillerin kardeşliğinin yansıdığı kilislerin ve camilerin yer aldığı taş
sokaklardan geçiyor Hükümet Kadın, Hercai ve Sıla dizilerinin çekildiği
muhteşem taş konakları geziyoruz. Orijinal parfüm alışverişi, yöresel şal
bağlatma, telkari alışverişi,yöreye özgü Süryani şarabı ve bölgeye özgü ‘ Deq’
adı verilen dövmeler için mola veriyoruz. Midyat gezimiz sonrasında ‘ gece
gerdanlık, gündüz seyranlık’ ,Mezopotamya’nın incisi, taşın sanata dönüştüğü
Mardin’e geçiyoruz. Otele girişimiz ve akşam yemeği ardından dileyen
misafirlerimizle eski Mardin’e geçiyor ve ışıklarla farklı bir dünya oluşturan
Mezopotomya manzaralarını deneyimliyoruz.
4.Gün
Sabah
kahvaltısı ardından, bölgeye damgasını vuran Artuklu Beyliğinin mimari şahaseri
Kasımıye Medresesi’ne geçiyoruz. Ardından yaklaşık 3.000 yıldır hayatın
kesintisiz devam ettiği eski Mardin sokaklarında yürüyüşümüz başlıyor.
Özellikle Süryani taş sanatının en güzel örneklerini ve kültürel izlerini
görüyoruz. İzin alınması halinde şehrin en önemli kilisesi olan Mor Behram
Kırklar Kilisesini ziyaret ediyoruz. Devamında, günümüzde arkeoloji müzesi
olarak kullanılan eski Süryani Patriklik binasını görüyoruz. Mardin’in
simgelerinden Ulu Camii ve çok özel minaresini, Bakırcılar çarşısını,Tellaklar
( Revaklı) Çarşısı, eski bir Süryani konağı olan PTT binasını görüyoruz. Ve
Diyarbakır yolculuğumuz başlıyor.
Diyarbakır’da
tarihi Hasan Paşa Hanı’nı ,MS.639 yılında şehri fetheden Sahabeler tarafından
kiliseden camiye çevrilen, İslam aleminin 5. Haremi Şerifi kabul edilen Ulu
Camii’yi ziyaret ediyoruz. Ardından dünyanın ayakta kalan en uzun ikinci kale
surları olan ve UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Diyarbakır
Surları, Mardin Kapı ve Keçi Burcunu görmek üzere kısa yürüyüşümüze başlıyoruz.
Yolumuz üzerinde ‘’Dört Ayaklı Minare’’yi, hac yolcularının konaklaması için
yapılan Deliller Hanını görüyoruz. Mardin kapı ardından aracımıza binerek 3.000
yıldır tarım yapılan ve yine UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan
Hevsel Bahçeleri’ni panaromik olarak görüyoruz. Bir kaç dakika sonra da
efsanesi türkülere konu olan On Gözlü Köprü’ye ulaşıyor ve fotoğraf ve jkahve
molası veriyoruz. Ardından dönüş yolculuğumuz başlıyor,diğer RİPARK TURİZM etkinliklerinde görüşmek dileğiyle...